12 Adalar Topluluğunun (Dodekanez Adaları’nın) Rodos tan sonra gelen en büyük adası olan Kos , Türkçe ismi ile İstanköy, yaklaşık 30.000 kişinin yaşadığı,Anadolu ‘ya 3 deniz mili (yaklaşık 5km) mesafedeki en yakın adalardan bir tanesidir.Günümüzde Türk asıllı , 3-4 bin kişi adada yaşamaya devam etmektedir. Ada, Yılda bir milyondan fazla turisti ağırlayan turizm merkezidir. Antik çağlardan beri, ticaret gemilerinin kullandığı en önemli deniz yollarından biri üzerinde konumlanan Kos adası, Romalı Doktor Gallino tarafından dünyanın en ılımlı iklimine sahip yeri olarak tanımlanmıştır. Adanın Batı tarafında toprağın üstünün yer yer 30 metre kalınlığa ulaşan volkanik kül ve sair serpintileri ile kaplı olması nedeni ile , tarımsal anlamda çok verimli topraklara sahiptir.
İnsan tedavisinin eğitim ile gerçekleştirilebileceğini kabul ile modern tıp biliminin kurucusu sayılan Hippocrates in ,MÖ 460 yılında Kos da doğduğu, yaşadığı ve öğretilerini de bu adadaki Askepelion adı ile anılan hastahanede uyguladığı bilinmektedir. Günümüzde doktorlar Hippocrates Yeminini etmek için Kos adasını ziyaret ederler. Hippocrates’ ın ,Kos şehrinin merkezinde yer alan, korumaya alınmış bir ağacın altında öğrencilerine ders verdiği kabul edilse de, bunun ne derecede gerçek olduğu tartışmalıdır
Kos Adası 1337 ila 1522 tarihleri arasında Rodos Şövelye’leri tarafından yönetilmiştir. Kos ve Rodos adasını yöneten şövelyeler, 12 Adalar topluluğundaki diğer adaların aksine, Osmanlı Devletine ağır vergiler ödemek zorunda bırakılmışlardır. 1453 de İstanbul’un fethinden sonra deniz yollarını kontrolü altına almak isteyen Osmanlı Devleti, adaya devamlı seferler düzenlemiştir. Ada, 5 Ocak 1523 de Osmanlı İmparatorluğu tarafından alınmıştır. Bu tarihlerde adanın ekonomisi tarım ve deniz ticaretine dayalı gelişmiştir. Neratzia Kalesi, güvenli bir ticari liman olması nedeni ile deniz ticareti açısından önem taşımıştır.1912 yılında Ada kendilerini Yunan halkının kurtarıcıları olarak tanımlayan İtalyanların idaresine geçtikten sonra, özellikle 1923 ila 1943 yılları arasında Faşist İtalyan rejimi ile yönetilip, dil, eğitim ve öğretim de dahil her açıdan bir İtalyan Vilayeti haline getirilmeye çalışılmıştır. 1933 yılında yaşanan tüm adayı yerle bir eden deprem sonrası, ortağ çağ görünümündeki bir şehirden , yapılan modern binalar ile bir İtalyan şehri görünümüne bürünmüştür. İtalyanların çekilmesinden sonra 1943 yılında Almanlar tarafından işgal edilmiş, 1945 yılına kadar bu kez Almanlaştırılmaya çalışılmıştır. 2.Dünya Savaşı sonrası bir süre İngilizler tarafından yönetilen Kos, 1947 yılında Yunanistan a bağlanmıştır. Ada halkı, 1938 den başlayarak , İtalyan Faşizmi ve Alman Nazist yönetimi altında ezilmiştir.